Konya / Çumra Tarihi ve Resimleri

Çumra Resimleri

Çumra Tarihi Hakkında...

Çumra’nın 12 km kuzeyindeki, dünyanın en eski yerleşim alanı olan ÇATALHÜYÜK ’te, İngiliz ve Türk Arkeoloji ekiplerince yapılan kazılarda Neolitik Devre ait 7 katlı şehir harabeleri bulunmuştur. M.Ö.5000 yıllarında Neolitik Döneme ait medeniyetin burada başladığı anlaşılmıştır.

Çumra 1926 yılında Atatürk'ün emri ile kurulmuştur. Mustafa Kemal Atatürk, trenle Adana’ya giderken Çumra’da verdiği mola esnasında Çumra istasyonundan etrafı seyredip, sulama tesis ve lojmanlarını gördükten sonra; “ Bu şirin beldeyi geliştirmek, buraya önem vermek lazımdır. Çumra ilçe olmaya layıktır.” demiştir. Atatürk’ün emri ile 30.05.1926 tarihli 404 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 877 sayılı kanunla Çumra ilçe merkezi haline getirilmiştir. 1936 yılında Romanya ve Bulgaristan'dan gelen göçmenler ilçeye yerleştirilmiştir. 

Çumra Resimleri

Çumra Adı Nereden Geliyor?

Birinci Rivayet: Yavuz Sultan Selim Mısır seferinden dönerken bu bölgeye geldiğinde yağmur yağmaya başlar. Dolayısıyla her taraf çamur içindedir. Ordu çamurdan yürüyemez hale gelir. Sazlık ve bataklıktan askerlerini geçirmek için padişah ordusuna "Cemre" komutunu verir. Padişah ve ordusu binbir güçlükle ovayı geçerler. Güçlükle ovayı geçen ordu mensupları bu yöreyi başkalarına tarif ederken, çamurlu olmasına izafeten Çumuriyet olarak tanıtırlar. Cemren kelimesi zamanla Çamura daha sonra'da Çumra'ya dönüşmüştür. (Çemren:Askerin paçala­rını sıvamalarını ve süvarilerin atların kuyruklarını bağlamaları emri.)

İkinci rivayet: 4. Murat Bağdat seferine giderken bu bölgeden ge­çer, bu arada yağan yağmur dolayısıyla her taraf çamurdur. Bu çamurda ilerleme­de güçlük çeken ve bıkan askerler: "Çamura bak çamura" diye şikayetçi olurlar. Çamur kelimesi zamanla Çumra şekline dönüşmüştür. Çumra'nın ismi ister Yavuz Sultan Selim'in Mısır seferinde, isterse 4. Murat'ın Bağdat seferinde ortaya çıksın bu sadece zaman konusunu ilgilendirir. Bu değişik rivayetlerdeki ortak nokta Çumra ovasının çamurla ilgili olmasıdır.

Üçüncü Rivayet: Karamanoğulları beyliği zamanında suç işlemesi nedeniyle kaçarak bugünkü İçeri Çumra'nın bulunduğu yere gelen ve KelKöy adıyla anılan köye sığman Pir Ahmet Paşa kendisini koruyabilmek için çevrede yaşayan az nüfuslu kabileleri birlik ve beraberliğe çağırıp "Cümlemiz beraber olalım" sözünü kullanmasından "Cümle" kelimesi sonradan Çumra olması.

Çumra Resimleri

Çumra Coğrafyası

Çumra ilçesi, İç Anadolu'nun güneyinde, Türkiye'nin en büyük kapalı havzası olan Konya Ovası'nda yer alan ve Konya iline bağlı olan bir ilçedir. Merkezi Konya'nın 43 km kuzeydoğusunda Konya-Karaman demiryolu üzerine kurulmuştur, 1926 yıllarında doğup gelişmiş bir kenttir. İlçe kuzeyinde Karatay, doğusunda Karapınar, batısında Akören, Meram, güneybatıda Bozkır, Güneysınır ilçeleri güneydoğuda da Karaman ili ile sınırlı olup genel anlamda 37-38 doğu meridyenleri ile 33-34 kuzey enlemleri arasında Çumra'nın köy ve kasabalarıyla beraber toplam yüzölçümü 2330 km²'dir. Çumra ilçe merkezinin yüzölçümü yaklaşık 25 km²'dir. Çumra ilçesinin dörtte ikisi ovalıktır. İlçenin denizden yüksekliği 1013 m olup Konya'dan 13 m daha aşağıdadır. Apa ile Dinek Kasabası'nda ormanlık yerler mevcuttur. Çumra ilçemizin doğusunda Karaman, batısında Akören İlçesi, kuzeyinde Karatay, Karapınar ilçeleri, güneyinde Güneysınır İlçeleri bulunmaktadır. İlçemiz ova üzerine kurulmuştur. Ancak çok az sayıdaki köyü dağlık arazidedir. Apa Köyü ile Dinek Kasabaları'nda ormanlık alanlar mevcuttur. İlçenin kuzey, güney ve doğusu verimli tarım alanlarıyla kaplıdır. Çumra yöresinin tek akarsuyu Çarşamba Çayı olup, sulama amaçlı kullanılmaktadır. Çumra ilçesi yüzey şekilleri bakımından fazla engebeli sayılmaz. Güneybatıda 1521 m rakımlı Kel Dağı, Çökek Dağı, güneyde Kabakbaşı Karaburun Dağları, doğusunda Çumra ile Karaman hududunu birbirinden ayıran ovanın ortasında 2288 m rakımlı Karadağ bulunmaktadır. Alibeyhüyüğü kasabasının güneybatısında, mahalli isimle söylenen üzerinde bitki örtüsü bulunmayan Abaz Dağı vardır.

Resimleri

Çumra nın ilkleri:

1. Çatalhöyük 10.000 nüfusa sahip ilk yerleşim yeri.

2. Dünyada insanlar ilk kez burada ticaret yaptılar.

3. Hayvanlar ilk kez burada evcilleştirildi.

4. İlk kez toprak kapları ve bakırı kullandılar.

5. İnsanlar ilk mühürlü mülkiyet kavramını yaşadılar.

6. Takı, ziynet eşyası ilk kez Çatalhöyük'te yapıldı.

7. İlk antikbank kuruldu.

8. Resim ve heykel sanatı ilk olarak yapılmaya başlandı.

9. Sanat ve dokumacılık yapıldı.

10. Tarım teknikleri ilk kez kullanıldı.

11. İlk fırın yapılarak kullanıldı.

12. Cumhuriyet tarihinin ilk mahalle düzenlemesi yapıldı.

13. Osmanlı zamanında ilk tapu kadastro işlemleri Çumra'dan başladı.

14. Çumra sulama birliği Türkiye'nin en büyük sulama birliğidir.

 

Çumra Çatalhoyuk Resim

Çatalhöyük Kenti ÇUMRA

Çumra'nın tarih öncesini anlatan en önemli merkezi, Çumra'nın 12 km. kuzeyinde bulunan ÇATALHÖYÜK’ tür. Çatalhöyük ve çevresinde yasayan toplumların M.Ö. 7000 yıllan öncesi neolitik devre ait medeniyetin buradan başlayıp, dünyaya yayıldığı anlaşılmıştır. Yapılan kazılar neticesinde bu dönemde yaşayan insanların evler yaptıklarını, evler aralık bırakılmaksızın yan yana inşa edilmek suretiyle sur yerini tutacak, bir savunma hattı meydana getirilmiştir. Bu evlerin kapıları olmayıp, damın üzerinde açılan bir delikten merdivenle İçeri iniliyor ve sonra merdiven çekiliyordu. Neolitik devirde yaşayan İnsanların seramik kapları bildikleri, hayvanları evcilleştirdiklerini ve tarıma başladıklarını, mağaraları süsledikleri, kerpiç evlerin iç duvarını kırmızı aşı ve siyah boya, av hayvanlarının resimleriyle süsledikleri, çakmak taşından av aletleri, çeşitli taş ve kemiklerden ev ve süs eşyaları, pişmiş toprak taştan heykeller yaptıkları yapılan araştırmalardan anlaşılmaktadır. Çatalhöyük ve civarında yaşayan toplumların Yeryüzünün en eski kavmi olduğu kazıda çıkarılan eserlerde görülmektedir. Çatalhöyük’ün özelliği insanların kurdukları ilk şehir olmasıdır. Neolitik devirden kalma Çumra ve çevresinde birçok hüyük mevcuttur. Bunlar: Sırçalı Hüyük ,Seyithan Höyüğü ,Karahüyük ,Katkın Höyüğü ,Dedemoğlu Höyüğü ,İçeriçumra Höyüğü, Alibeyhüyüğü ,Çatalhöyük ,Küçükköy Höyüğü ,Abditolu Höyüğü ,Üçhüyük köyünde bulunan üç adet hüyük. Tarih çağlarında bulunduğu yer hakkında en eski yazılı kaynağı ise eski Hitit krallığı zamanından kalan Telepinuş Fermanında rastlarız. Çumra'nın kuzeydoğu kısmında bulunan Üçhüyük ve Türkmen Karahüyük, Alibeyhüyüğü kasabası civarında Hititlerin yaşadığı buralarda yapılan kazılarda çıkarılan tarihi eserlerden anlaşılmaktadır. Hititler, Çumra çevresine uzun müddet hâkim olmuş, bu çevrede birtakım şehirler kurmuşlardır. Çumra ve çevresinde Frikyalıların ve hatta kısa süte ile Lidyalıların hâkimiyet kurdukları anlaşılmaktadır. Pers kralı Ahamanis, Çumra ve çevresini Perslere bağlamış, onlarında hükümranlığı fazla sürmemiş ve Büyük İskender tarafından M.Ö.333 yılında Pers hâkimiyetine son verilmiştir. Perslerin bu çevredeki hâkimiyetleri 200 yıl kadar sürmüştür. Çumra ve çevresi Neolitik devrin Etilerin (Hitit), Perslerin, Frikyalıların idarelerinde kalmıştır. Yörede uzun yıllar Selçuklu hâkimiyeti sürmüştür. Çatalhöyük ve civarında yaşayan toplumların yeryüzünün en eski kavmi ol­duğu kazıda çıkarılan eserlerde görülmektedir. Çatalhöyük'ün özelliği insanların kurdukları ilk şehir olmasıdır. Neolitik devirden kalma Çumra ve çevresinde birçok hüyük mevcuttur. Sırçalı hüyük, Seyithan hüyüğü, Karahüyük Karkın hüyüğü, Dedemoğlu hüyüğü, İçeriçumra hüyüğü, Alibeyhüyüğü, Çatalhüyük, Küçükköy hüyüğü, Abditolu hüyüğü, Üçhüyükler köyünde bulunan 3 adet hüyük. Tarih çağlarında bulunduğu yer hakkında en eski yazılı kaynağa ise eski Hi­tit krallığı zamanından kalan Telepinuş fermanında rastlarız. Bu fermanda Hattuşilin Hupişna (Ereğli) Lunda (Karaman memleketlerinde oğullarından her birini atadığı ve onların da bu memleketleri yönettikleri görülür. Çumra'nın Kuzey kısmında bulunan Üçhüyük ve Türkmen Karahüyük köyleri Alibeyhüyüğü kasabası civarında Hititlerin yaşadığı buralarda yapılan kazılarda çıkarılan tarihi eserlerden anlaşılmaktadır. Çumra ve çevresinde Frikyaklann ve hatta kısa süre ile Lidyahlann hakimi­yet kurdukları anlaşılmaktadır. Pers kralı Ahamanis Çumra ve çevresini Perslere bağlamış, fakat onların da hükümranlığı fazla sürmemiş. Çumra ve çevresi Neolitik devrin Etilerin (Hitit), Persler, Frikyaklann idarelerinde kalmıştır. Yörede Selçuklu hakimiyeti bilinmesine rağmen herhangi bir tarihi esere rastlanamamaktadır. Ancak Karaman oğullarından kalma halen mevcut Çarşamba çayı üzerinde Dineksaray, Balçıkhisar, Tavşanköprü, Karaman, Seyithan ve Karkm köprüleri bulunmaktadır. Anadolu'yu fethederek anadolu Selçuklu Devleti'ni kuran Süleyman Şah'ın 1075 yılında Konya'yı alarak başkent yapması yörenin Türk egemenliğine geçtiği dönemdir.  Anadolu Selçuklu Devleti'nin yıkılmasında sonra kurulan Türkbeylikleri A-nadolu Türk birliğini kurma mücadelelerinde Çumra'dan geçen Çarşamba çayı sınır olarak kabul edilmiştir. Anadolu Selçuklu devletinin yıkılmasından sonra yö­rede Karamanoğlu beyliği kurulmuş ve bir süre hüküm sürmüştür. İlçenin şimdiki sakinlerinin birçoğu Selçuklularla gelen Türk boylarından olduğu, yerleştikleri köylere verdikleri isimlerden anlaşılmaktadır (Karkın, Afşar, vb.). Osmanlılar döneminde Yavuz Sultan Selim'in ve Beyazıt'ın, 1. ve 2. Murad'ın Karamanoğullan dolayısıyla yöre üzerine seferleri görülür. Fatih Sultan Mehmet tarafından Karamanoğlu beyliğinin ortadan kaldırılması ile Osmanlı yönetimine güren yöremiz, o dönemler şu anda ilçe olan Çumra'mın bulunduğu yer bataklık­larla kaplıdır. 1926 yılında Çumra'nın kurulmasında iki olay çok büyük rol oynamıştır. Birincisi: Çarşamba Kanalı'mn açılması, bataklıkların kurutularak ıslah edil­mesi için Konya ovasının sulanması maksadıyla 1911 yılında yapılan sulama tesis­leridir. ikincisi: 1894 yılında Haydarpaşa-Bağdat demiryolunun yapımına başlanıp, 1913 yılında bitirilmesidir. 1913 yılında buradan ilk tren geçmiştir. Dolayısıyla Çumra'daki ilk bina istasyon olmuştur. Osmanlı zamanında ilk tapu ve kadastro işlemleri de Çumra'da başlatılmıştır.