Türkiye'nin sözlü geleneğinde, bir ezgi ile söylenen halk şiirlerinin her çeşidini göstermek için, en çok kullanılan ad "türkü"dür. Türki kelimesinden gelişen ve "Türk'e ait" anlamına gelen bu kelime genelde bütün kırık havalar (ritmli ezgiler) için kullanılmaktadır. Türkler'in Türkü, Türkmenler'in Türkmani, Varsaklar'ın varsağı adı ile anılan halk şarkılarının adıdır.
Konya'da ençok söylenen Türküler, Bozlak ve Çukurova ile oynak makamlarıdır. Süratli okunduklarından oyun havası da denilir. Selçuklular'dan bu yana devamlı çoğalıp gelen türkülerimiz sanat değerini ve geçmiş dönemlerin hissiyat ve fikirlerini müşahade etmekte olup diğer taraftan da hasret, tepki, ilenme, isyan etme, kafa tutma, ezgi, dilek, ağıt, yakınma, eğlence ve acınmalar nakış nakış işlenmektedir.
Konya türkülerinde güfte ve saz ikilisi büyük bir uyum içindedir. Seçilen her söz aynı tef ve kaşık seslerine adapte edilmiştir. Anadolu'nun zengin folklör hazinelerinden biri de Konya'nın mahalli motif ve güzellikleri ile süslü türkülerdir. Eski dönemlerden Mevlevi dergahlarında semâ ayini içinde Konyalı müzisyenler kendi aralarında muhabbet yaparken oturak alemlerinde beste yapıp türkü söylemişler. Konya türküleri muhabbet toplantıları oturak âlemlerinde bir arada sunulur.
Konya türküsü okumak herkesin işi değildir. Konya’da doğmayan, Konya dilini, kültürünü, şivesini bilmeyen Konya türküsünü doğru okuyamaz. Konya türküsünde ağız, tavır ve gırtlak nağmeleri bulunur. Bunlar Konya türkülerinin özelliğidir. Konya’nın her bölgesinin akortları bile farklıdır. Sille türküleri hızlı okur, Bozkır kaşıkla oynar. Konya mızrabını da herkes atamaz. Bu Konya’ya özgü bir vuruştur.
Konya Peşrevi, Sandıklı, Sabahın Seher Vakti, Menteşeli, Sille, Asabilsem, İçme Beyim, Urfalıyım, Mapushane, Üsküdar, Saffet Efendi, Turnalar, Bülbül, Aksaray Develisi, Efendim, Divan. Nafiledir Sevgilim, Aksinne, Karanfil, Çay Kenarı, Karakoyun, Emmiler, Enginli Yüksek Kayalarımız, Çıbık Telden Bağlamam, Lima, Süpürgesi Yoncadan, Aslan Mustafa'm, Kozan Dağı, Necip Oğlan, Bağlar Gazeli, Tosun At, Şerif Hanım, Memberi, Elmalı, Atımı Bağladım, Furun Üstünde Furun, Eczanenin Şişeleri, Camiinin Mazini Yok, Alim, Evlerinin Önü, Tatar, Eşme Kaya, Kabak, Elmaların yongası, Gül Dibi Belleniyor, Baygın Cemilem, Hocam, Sabab Oğlanın, Karamanlı, Mezar Arası, Candarmalar, Hafız Mektebden Gelir, Mapus Damlarına Serdim Postu, Yeşilim
Hey hey kenardan geçeyim aman aman Yol sizin olsun gel gel aman (2) Ağılar içeyim aman aman Bal sizin olsun bir danem aman Amanın gel gel aslan Mustafam gel Haydi gel gel garip başlı yarim vay Bozkır dedikleri büyük kasaba (2) Sevilen güzeller gelmez hesaba Amanım gel gel aslan Mustafam gel Haydi gel gel garip başlı yarim vay Derenin başına yayılır kazlar. Çeşmeden geliyor Konyalı kızlar Amanım gel gel aslan Mustafam gel Haydi gel gel garip başlı yarim vay Havalar bulutlu mustafam karmı yağacak Sol gözüm seyriyor mustafam baskınmı olacak Amanım gel gel aslan mustafam gel Haydi gel gel garip başlı yarim vay Bir gün deliysem beş gün iyiyim Amanın gel gel aslan mustafam gel Haydi gel gel garip başlı yarim vay
Şu Sille'den aman gece geçtim görmedim Annem annem annem annem annem Görmedim annem annem annem annem annem Acı tatlı aman sular içtim ölmedim Annem annem annem annem annem Ölmedim annem annem annem annem annem
Aman yarim edalı yarim geli geli yarim hayda Aman yarim edalı yarim sürmeli yarim
Şu Sille'nin ufacık da tefecik taşları Annem annem annem annem annem Taşları annem annem annem annem annem Kalem olmuş aman yazıyor kaşları Annem annem annem annem annem Kaşları annem annem annem annem annem
Aman yarim edalı yarim geli geli yarim Aman yarim edalı yarim sürmeli yarim
Hey heeeey Bağa girdim üzüme çıbık değdi gözüme Çıbık seni keserim yar göründü gözüme vay beni beni Al beni beni sar beni beni yeşil yapraklar Saramadım sarsın seni kara topraklar
Bağa girdim budanmış güle bülbül dadanmış Ben yarime gül demem gülü seven aldanmış vay beni beni Al beni beni sar beni beni ben adam yemem Ellerin sevdiğine sevdiğim demem
Bağa girdim üzüm yok el yarinde gözüm yok vay beni beri Ben yarimi tanırım vay başkasına sözüm yok Al beni beni sar beni beni gurbet ellerde Yarimin namı var cümle dillerde
Gidişin gidiş olsun üzengin gümüş olsun vay beni beni Dağdan daştan geçerken ölüm yoldaşın olsun balar gazeli Al beni beni sar beni beni bağlar gazeli sarmadım Sarsın seni avşar güzeli